GOFRET Testi

Gezilen
Ortamdaki
Fiyatların
Rekabet
Edilebilirliğinin
Testi

Kısaca GOFRET.

Tabiki yok böyle bir test. En azından gerçekte yok. Sadece kendi kendime uyguladığım, eğlendiğim bir test o kadar.

Mantık çok basit. Dünya’nın her yerinde bulabileceğiniz bir ürünü seçiyorsunuz ve fiyatını karşılaştırmak istediğiniz yerle karşılaştırıyorsunuz. Genel bir fikir verme anlamında bildik, kolay bulunabilir markalar bu yüzden önemli.

Mesela ben Milka Gofree ile yapıyorum bu testi. Ülker Çikolatalı Gofret örneğin Türkiye’ye has. Yurtdışındaki muadilleriyle kıyaslama yapmak çok da mantıklı olmaz. Benzer şekilde örneğin Türkiye’de de “Migros Gofret” ile diğerlerini kıyaslamak doğru değil. Bu da her yerde bulunamayacak bir başka ürün.

Ne demek istediğimi anladınız herhalde? Fiyatını bildiğimiz ve aynı marka/çeşit üründen bulabileceğimiz bir tanesini seçiyoruz ve gittiğimiz yerlerdeki fiyatları hem kendi içinde hem de Türkiye ile kıyaslıyoruz. Böylece bulunduğumuz yer, geldiğimiz yere göre ne kadar pahalı ne kadar ucuz kafamızda bir fikir oluşuyor ve harcamalarımızı/bütçemizi buna göre yeniden gözden geçirip güncelleyebiliyoruz.

Tabiki gofret çok uç bir örnek sayılabilir veya sadece gıdayı temsil edebilir. Bu durumda ne almayı planlıyorsak kıyaslama için o ürün segmentinden her yerde bulunabilecek bir marka/çeşit seçip uygulamamızı yapabiliriz.

Nereden mi çıktı şimdi bu test de böyle?

Budapeşte’de eve yerleştikten sonraki ilk yapmam gereken iş, evet doğru bildiniz, boş olan buzdolabımı doldurmak olacaktı. Eve giderken, çok yakında bir tane Coop mağazası görmüştüm ki kendisine İsviçre günlerinden aşinalığım vardır; çok da borçluyuzdur. Aslında burada da görünce şaşırdım desem yeridir.

Coop

Aaa ne güzel ben buradan her ihtiyacımı gideririm derken, ev sahibem Anna orasının pahalı olduğunu, hemen ara sokakta 400 metre kadar geride SPAR mağazasının olduğunu söyledi: “Orası çok daha ucuzdur.

Spar

Ucuzluk” ucu açık bir kavram malum. Kimine göre bir paket makarnayı 1 TL’ye almak ucuz sayılırken kimine göre de 3 çocuk sahibi olmak dünyanın en ucuza sahip olunabilecek şeyi sayılabiliyor.

Hal böyle olunca ve önümüzdeki 6 ay boyunca buralardan bir yerden alışveriş yapabileceğim gerçeğini göz önüne alınca GOFRET Testi‘ni uygulamaya koyuldum! Çok basitti. Alışveriş yapma potansiyelim olan tüm marketlerden birer adet gofret alacak ve fiyatlarını karşılaştıracaktım. Hem işimi görecektim hem de gofret yemiş olacaktım. Keşke hayatta ki tüm testler de böyle lezzetli olsa?!

En tanıdık ürün olarak gözüme Milka’nın gofreti çarptı. Adı burada Wafelini idi ve kendi adına bir web sitesine dahi sahipti! Nasıl bir şöhretse artık?

GOFRET Testi

Ürünü belirledikten sonra sıra hedeflerdeydi. Coop’u görmüştüm, Spar’ın ise adını duyup ilk ağızdan önerilmesine tanık olmuştuk. Gelmeden sağdan soldan “TESCO” adını da duyuyordum sık sık. Macaristan’ın BİM‘i olarak nitelendiriliyordu. Bugün oturma izni için gittiğim Budafoki’de, otobüste tam önünde indim ve ilk kez karşılaştık.

Tesco

Ve etrafta ne var ne yok diye araştırırken yakında bir AVM keşfettim: Corvin Bevásárlóközpont. Anlayacağımız dilde, Plaza. Altkatında da daha basit bir adı olan CBA isimli bir market/mağaza daha buldum.

corvin_day

Bu arada üç şeyi eklemeden geçmeyeyim, hazır Corvin’den bahsediyorken. Öncelikle gece çok şekil görünüyor binası:

Corvin Plaza - Night

Sonralıkla plaza içinde –belki de bana öyle gelen– çok ilginç bir bölüm/mağaza gördüm: manikür-pedikür bölümü. Hemen alt katta ufak bir standvari yer yapmışlar. Gidiyorsun, oturuyorsun ve ellerini uzatıyorsun. Tırnaklarını kesiyolar, manikür yapıyorlar, dilersen oje vs sürüyorlar. Bildiğin el bakımı aslında. Erkek-kadın herkese hizmet veriyorlar ve inanır mısınız bir dakika boş kalmadı?

Corvin Plaza - Nail Care

Ve son olarak da işte yıllar yılı elden ele gezen o Borcam!

Borcam

Ve böylece değerlendirmeye alacağım 4 adet marketim oldu.

Yani özetleyip

  • COOP > Mahallemizin bakkalı hadi en fazla marketi
  • SPAR > Mahallemizin Süpermarketi
  • CBA > AVM’lerdeki Migros
  • TESCO > BİM

şeklinde sıralayabiliriz.

Ve sonra her birinden birer adet Milka Wafelini alıp fiyatlarını karşılaştırdım. Sıralama pahalıdan ucuza şu şekilde gerçekleşti:

  1. COOP > 105 Forint (~85 Kuruş)
  2. SPAR > 84 Forint (~68 Kuruş)
  3. TESCO > 83 Forint (~68 Kuruş)
  4. CBA > 79 Forint (~63 Kuruş)

Kazanan kesinlikle açık ara farkla (Her gün 1 gofret yesem, ayda eder 30 gofret. Çarp bunu 6 ayla. Etti mi sana 180 gofret. En yakın rakip SPAR ile çık aradaki farkı. Ne var elde? 5 Forint. Çarp da bunu 180 gofret ile. 900 Forint. Çevir TL’ye. Ne yaptı şimdi söyle bakayım? 7.38 TL?! Az bir saniye. Şimdi günde 3 gofret yesem…) CBA oldu.

Elbetteki sadece bir gofrete bakarak karar vermek doğru olmayacağından ve -insanız sonuçta- farklı istek ve arzularla dolu olduğumuzdan ve ihtiyaçlarımız olacağından farklı kategorilerden de bir kaç ürün seçip fiyat karşılaştırması yaptım. TESCO her ne kadar BİM olarak sınıflandırılsa ve görüntü olarak anımsatsa da fiyat anlamında o hava yok. CBA her açıdan oldukça iyi göründü gözüme. Ayrıca AVM içinde olması diğer ihtiyaçlarımı da giderecektir. Üstelik yürüme 15 dakikalık yürüme mesafesinde olması buradaki spor ihtiyacımı da karşılayacaktır.

O halde haydi gençler, hep beraber CBA’ya.

Sonsöz olarak toparlamak gerekirse:

  • Uzun süreli bir yerde kalacak ise GOFRET Testi’ni yapmakta fayda var. Küçük görünen rakamlar ürün çeşitliliği ve fiyatlar arasındaki fark arttıkça, uzun vadede tasarruf etmeye fayda sağlar. En olmadı bir kahvenin bedavaya gelir.
  • Fiyat karşılaştırmasını Türkiye-yurtdışı arasında yapacaksanız her iki ülkede de aynı çeşit ürünü seçmek doğru karşılaştırma için önemli.
  • Eğer de yurtdışında iki mağaza/market arasında yapacaksanız yine bildik/aynı ürün çeşidi için yapın. Tıpkı bizim Migros’un BİM’in yaptığı gibi burada da -örneğin sütü- kendileri üretiyorlar. İster istemez bunlarda fiyat farklılıkları olabilir; buna dikkat etmek lazım.

> Testi falan boşverin de yanınıza alışveriş sonrası eşyalarınızı taşımak için çanta almadan evden ÇIKMAYIN!

Ömrümde hiç bir şey, iki kere üst üste poşete bildiğin poşete verdiğim para kadar benim içimi acıtmamıştır herhalde.

İlk gün Coop’a gidip alışveriş yaptıktan sonra kasada bayandan poşet istedim ve öyle bir dönüp baktı ki sanki küfür etmiştim. Bir afra tafrayla küçük incecik bir poşet verdi. Korkumdan ikincisini isteyemedim ve elimdekileri sıkış tıkış poşete yerleştirdim. Poşet o kadar inceydi ve içi doluydu ki yırtılır korkusundan kucaklayıp eve geldim. Ertesi gün Spar’a gittiğimde dank etti. Kasalara doğru ilerlerken baktım ki herkes kendi poşetini çıkarıyor çantasından. Ve o an anladım olayın burada farklı işlediğini. Vakti zamanında İstanbul’da DiaSA’nın benzer bir uygulamasına denk gelmiş ve çok yadırgamıştım. Ama Avrupa işte. Kasada sıra bana gelirken, can havliyle hemen oradan bir tane poşet satın aldım ve eşyaların yarısını poşette diğer yarısını bir şekilde elde eve götürdüm.

Benzer bir acı tecrübeyi de Ikea‘da yaşadım. Mağaza içinde büyük sağlam poşetlerden vardı, içine atıyordum herşeyi. Sanıyorum ki bunlar bizde kalacak. Meğer çıkışta onları da topluyorlarmış. Derken gözüme yan kasada birinin alttan aldığı kalın kağıt poşetler çarptı; aldım hemen iki tane yerleştirdim eşyaları. Sonra eve gelip fişe baktığımda farkettim ki onlar da paralıymış.

Sözün özüne gelirsek. Evden dışarı adımınızı atarken ya genişçe bir sırt çantası alın yanınıza ya da olası alışveriş sonucu aldıklarınızı koymak için bir çanta/poşet vb. alın yanınıza.

Yoksa “Sen istiyor poşet verecek 185 Forint.

Murat Eray KORKMAZ

Yer içer, gezer tozar, okur yazar. Biriktirir. #kitapmeraki #saatmeraki #kalemmeraki.

6 Replies to “GOFRET Testi

  1. çok mantıklı :D. yurtdışında yaşam hakkında güzel bir kaynak olacağa benziyor 😀

  2. Çok güzel bi yazı olmuş tebrik ederim. Bende 2012-2013 güz döneminde budapestedeydim. Okurken o kadar eğlendim ve anlattıkların bana o günlerimi tekrardan yaşattı. Ben de her seferinde evden alışverş için çıktığımda bile çanta veya poşet almayı unuturdum. Gerçekten poşete para vermek can sıkıcı 🙂 Bu güzel yazın için teşekkürler. yazmaya da ayrı bir kabiliyetin var bence değerlendir.

    1. İlgin için teşekkürler Mehmet.

      Poşet olayı çok derin izler bırakıyor insanda. Türkiye’ye döndükten sonra bile evden çıkarken çantaya poşet atma ihtiyacı hissettim bir süre. Nasıl içe oturmuşsa artık 🙂

      1. Aslında güzel bir uygulama çevre kirliliğini önlemek için sanırım. Ama alışık olmadığımız içinbiraz garip geldi ve posete o fiyatları ödemek can sıkıcı bir durum.

        Ayrıca diğer yazılarının da çoğunu okudum. Gazetecilik falan mı okuyosun. Yazarlık deneyimin var mı? Gerçekten taktir edilesi bir uslubun var.

        1. Bahsettiğin gibi faydalı bir şey ve alışkanlığa bakıyor. İlk başlarda kızıp etsen de alıştıktan sonra gayet mantıklı geliyor. Zamanında dediğim gibi DiaSA’nın uygulamasına kızmıştım ama uzun süre maruz kalıp, görünce hak veriyor insan. Bizde se uygulansa desteklerim kesinlikle.

          Beğenin için de tekrardan teşekkürler. Makina Mühendisliği okudum. Sanırım bölümdeki sosyal eksikliği bu şekilde dışa vuruyoruz 🙂

  3. Yazınızı okurken çok eğlendim 🙂 Tüm Macaristan yazılarınızı okuyup bitiricem bu gece sanırım :)) Kısmet olursa oraya okumak için geleceğim 🙂 Şimdiden çok teşekkürler bu bilgiler hayatımı kurtaracak :))

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir