Budapeşte’ye gelip de kaçamak yapmak isteyenlerin uğradığı ilk ve/veya son yer. Tuna Nehri boyunca Szentendre, Visegrád’ın ardından gelen Esztergom, Macaristan’ın eski başkenti. Dilerseniz otobüsle, dilerseniz -ve zamanınız da varsa- enfes manzaralar eşliğinde Tuna Nehri’nde ilerleyen teknelerle ulaşabileceğiniz küçük bir sınır kenti.
Esztergom, Macaristan’ın sadece eski başkenti değil aynı zamanda din merkezi. Şehrin her tarafında bunun etkilerini görebiliyorsunuz. Şehirde bulunan bir çok müze Hristiyanlıkla ilgili. Ülkenin en büyük, Avrupa’nın ise üçüncü en büyük kilisesini bünyesinde barındırıyor: Esztergom Basilica. Bunun dışında ise bizler için önemli sayılabilecek Estergon Kalesi de burada.
~
Geçen sefer Esztergom’a gitmek için evden çıktığımda kendimi Szentendre’de bulmuştum. Bu sefer de başka bir amaçla evden çıktım ve kendimi Esztergom otobüslerinin kalktığı Árpád Hid Volanbusz Otobüs Terminali’nde buldum.Volanbusz, Macaristan içinde ve/veya Avrupa’da çeşitli yerlere seyahat için kullanabileceğiniz firmalardan biri. Tek yön biletimi, öğrenci indirimi ile birlikte 450 Ft’ye aldım.Esztergom’a iki farklı şekilde gidebiliyorsunuz. 800 numaralı otobüs Dorog üzerinden gidiyor. 880 numaralı otobüs ise Visegrád üzerinden gidiyor.Yolculuk yaklaşık 1 saat 20 dakika sürüyor. Otobüsler, belediye otobüsü gibi çalıştığından neredeyse her durakta duruyor. Esztergom Otobüs Terminali oldukça küçük, yıkık dökük bir binadan ibaret. Ve bulunduğu yer de “Nereye geldim ben yahu?” dedirten türden bir yer. 5 dakika kadar yürüyüp şehir merkezine ulaşabiliyorsunuz.Geçen sefer Esztergom’a gideceğimden dolayı detaylı bir liste çıkarmıştım kendime. Not defterimi sürekli yanımda taşıdığımdan buraya gelirken en azından nereye gideyim konusunda bir fikir vardı kafamda. Aslında şehir küçük ve -bence- Bazilika ve Kale dışında da gidilesi/görülesi pek bir yeri yok.Şehir merkezinden itibaren her yerde sizi gitmek istediğiniz yere yönlendirecek bir sürü tabela var. Macaristan’daki en büyük kilisenin etkilerinden olsa gerek şehirdeki -neredeyse- bütün müzeler din ile alakalı müzeler. Eğer dinlere, dinler tarihine karşı özel bir ilginiz yoksa bir çoğunu ziyaret etmek bir anlam ifade etmeyecektir.Otobüsten indiğim gibi şehri en güzel görebileceğim yer olan ve tepeye kurulmuş Bazilika’da aldım soluğu. İlk çektiğim fotoğraf Esztergom’un klasikleşmiş pozlarından biri oldu. Tuna Nehri, Macaristan ile Slovakya arasında bir sınır görevi görüyor. Bir tarafta Macaristan’ın Esztergom şehri diğer tarafta ise Slovakya’nın Štúrovo şehri. İkisini birbirine Mária Valéria Köprüsü bağlıyor.Hava da güzelse, gerçekten Bazilika’nın enfes bir manzarası var.
~
Tepedeki Esztergom Bazilikası ilk olarak Prens Géza tarafından yaptırılmış. Daha sonra Osmanlı döneminde yerine cami yapılmış. Esztergom tekrardan Macarların eline geçtiğinde ise bu sefer cami yıkılarak yerine yeniden, bugün halen ayakta duran kilise yapılmış.
Macaristan’ın en büyük kilisesi. Roma’daki St. Peter Bazilikası ve Londra’daki St. Paul Katedrali‘nin ardından Avrupa’nın 3. en büyük kilisesi.Bazilika’ya giriş ücretsiz. İçini rahatlıkla gezebiliyorsunuz. Onun dışında çeşitli bölümlerine giriş ise biletle oluyor. Ben hazır gelmişken hepsine bir göz atayım diye 860 Ft’lik her yeri kapsayan öğrenci bileti aldım. Açıkçası mahzen (crypt) ve hazine (treasury) bölümlerinde benim ilgimi çeken bir şey yoktu. Genelde dini motiflerle ilgiliydi. Ben özellikle Kupola’yı şiddetle tavsiye ediyorum. Mutlaka tepeye çıkın ve o manzarayı görün. Sadece Kupola’ya giriş 600 Ft. Eğer öğrenci iseniz 260 Ft farkla tüm her yere girip çıkın.József Mindszenty’nin daimi dinlenme yeri.Mahzende yer alan ve Psikoposlar anısına yapılmış bir oda.Bazilikanın yüksekliği 114 metre ve Macaristan’ın en büyük yapısı. Bazilika aynı zamanda Dünya’nın 18. en büyük bazilikası.Michelangelo Grigoletti tarafından yapılan Meryem Ana Betimlemesi’ni içeren ve duvarda yer alan 13.5 × 6.6 metrelik tablo, dünyanın en büyük tek parça kanvas üzerine yapılmış tablosu.Dilerseniz kendiniz gezebileceğiniz gibi detaylı, rehberli turlara da katılabiliyorsunuz. En ince ayrıntısına kadar her şeyi anlatıyorlar.Üst katlara çıktığınızda ilk önce Hazine bölümüne uğruyorsunuz. Burada fotoğraf çekmek yasak. Çeşitli dini kıyafet ve eşyalar sergileniyor. Sonrasında ise enfes manzaraya sahip olan en üst kata, oradan da en tepeye Kupola’ya çıkabiliyorsunuz. Bu üst katta ufak bir kafe de var. Mazaraya karşı çay/kahve içebiliyorsunuz. Ayrıca bazilikayı ve etrafını gösteren bir de maket var.Yerden yaklaşık 110 metre yükseldikten sonra sizi enfes bir manzara karşılıyor. Tüm Macaristan ve Slovakya toprakları ayaklarınızın altında.Esztergom oldukça küçük bir şehir merkezine sahip. Bir uçtan bir uca şehri 15-20 dakikalık bir yürüyüşle gezebiliyorsunuz.Bazilika’nın ön bahçesi.Esztergom’un en yüksek noktasından şehir manzarası aynen bu şekilde.366 basamak! Evet saydım. Kilisenin girişinden en üst noktaya kadar 366 basamak çıkmanız gerekiyor.Ana kilise herkesin ziyaretine açık.Kral István Esztergom’da doğmuş ve 1000 yılında Macaristan’ın ilk kralı olarak tacını burada, Esztergom Bazilika’da giymiş.
~
Gel gelelim beni en çok hayal kırıklığına uğratan yere, Estergon Kalesi’ne, Vármúzeum’a. Açıkçası ben daha heybetli bir yer bekliyordum. Önceki hali nasıldı neydi bilmiyorum ama ben baktığımda kale namına pek de bir şey göremedim. Jilet gibi tuğlalarla yapılmış bir “yer” dışında bir şey kalmamış.
İki tür bilet alabiliyorsunuz girerken. Biri yürüyüş bileti diğeri ise rehberli tur bileti. Yürüyüş bileti ile sadece ana açık alana, kalıntıların olduğu bir mahzene ve silah salonuna girebiliyorsunuz. Rehberli turla ise kale ile ilgili farklı bazı yerlere de girebiliyorsunuz. Tur yaklaşık 1 saat sürüyor ve o kadar zamanım olmadığından kendim gezeyim dedim. Gerçi bu haliyle 15-20 dakikada gezip, -hiç bir şey göremeden- çıkabilirsiniz. Benim için büyük hayal kırıklığı oldu dediğim gibi.
Estergon Kalesi’nin bazilikanın tepesinden genel görünümü.Hemen girdiğiniz gibi sizi karşılayan, kalenin iç kısmı.Ziyaret edebileceğiniz iki yerden biri olan ve bünyesinde kale kalıntılarının parçalarını barındıran bir mahzen.Bir diğer yürüyüş bileti ile gezebileceğiniz bölüm silah salonu. Burada da geçmişten kalma çeşitli silahlar sergileniyor.
~
Esztergom’da -bence- görülmesi gereken iki yer var. Bazilika ve kale(den kalanlar). Bu yüzden buraya ayıracağınız yarım gün yeter de artar. O yüzden plan yaparken en azından Visegrád ile burayı bir günde aradan çıkarmak mantıklı.
Kale bölgesini gezdikten sonra küçük, güzel bir patikadan manzarayı seyrede seyrede merkeze inebiliyorsunuz.Duvar işçiliği konusunda oldukça başarılılar 🙂Patikanın sonu sizi Víziváros’un daracık caddelerine çıkarıyor. Burada, küçük Arnold Kaldırımları boyunca sağlı sollu rengarenk evler sizi karşılıyor.Şehrin ortasından geçen küçük ırmak üzerinde ve etrafında gayet güzel zaman geçirmek için yerler var.
Esztergom’un -bence- oturup dinlenmek ve rahatlamak için en güzel yerlerinden biri.
~
Esztergom’un en güzel fotoğraflarının çekildiği/çekilebildiği yer Slovakya, Slovakya’nın sınır kenti Štúrovo. İki ülkeyi birbirine bağlayan Mária Valéria Köprüsü ile karşıya geçip fotoğraf çekmeyi ihtmal etmeyin.
Köprünün tam ortası, Macaristan ile Slovakya’nın sınırı. Yürüyerek ülke değiştirmek; enteresan, denenmesi gereken bir tecrübe.Soran olursa Slovakya’ya da gitmedim demezsiniz.Slovak gençler de duvar işçiliği konusunda Macar gençlerini aratmıyor. Sadece mesajları biraz daha manidar.Esztergom’un Slovakya’dan görünüşü.Esztergom BazilikasıEstergon KalesiSlovak kıyıları. Tuna’nın her iki kıyısı da birbirinden güzel.Macar kıyıları. Tuna’nın her iki kıyısı da birbirinden güzel.Bu da ilginç bir tecrübe. Her gün iş için, alışveriş için, gezmek için ülke değiştiren insanlar var.Széchenyi Meydanı. Bir şeyler içmek için, dinlenmek için uğrayabileceğiniz şehrin ana meydanı. Ayrıca –eğer ihtiyacınız olursa– alanda ücretsiz internet de var.Ve dönüş. Aslında doğru planlamayla aynı gün Esztergom, Visegrád ve hatta Szentendre’ye uğramak mümkün. Ben daha çok gezerim, müzelere giderim diye yayarak dolaştığımdan geç kaldım biraz, Budapeşte’ye dönmek zorunda kaldım. Bu arada dönüşte ISIC öğrenci kimliğini kabul etmediler. Öğrenci biletleri %50 indirimli bilet imkanı sunuyor ama –maalesef– her öğrenci kimliğini kabul etmiyorlar; dikkat edin.Ve son olarak “Esztergom’dan Merhaba!“
9 Replies to “Macaristan’ın ilk başkenti: Esztergom”
budapeşte gezim içinde size teşekkür ederim turdan bağımsız gezmeyi seviyorum estergon için oldukça açıklayıcı yazınız sayesinde sanki istanbuldaymışım gibi durağı buldum otobüsü buldum biletimi aldım ve ben ingilizce bilmiyorum zaten macarların çoğuda bilmiyormuş gittim gezdim döndüm sizler gibi açıklayıcı yazılar olduğu sürece dil bilmesekte her yer gezilir diye düşünüyorum bu arada bazilikanın içi ve diğer resimler çok güzel siz çektiniz değilmi bende çektim ama çektiklerimi beğenmiyorum galiba daha öğrenemedim şu makinanın dilinden tekrar teşkkür
Asıl ben teşekkür ederim güzel sözleriniz için. Bir faydası dokunduysa ne mutlu bana! 🙂 .
Fotoğraf konusunu da dert etmeyin, her fırsatta bol bol fotoğraf çekin, bol bol fotoğraf bakın; baktıklarınızı kopyalayın. Çekim tekniğiniz eminim zamanla çok daha iyi noktalara gelecektir. Hevesinizi ne olursa olsun kaybetmeyin.
Murat bey merhabalar,yazılarınız için öncelikle teşekkürler,ben kızımda 12 Nisan’da orta Avrupa turuna katılacağım,turla gidip çevreyi kendi başıma gezmeyi seviyorum,esztergom,szentendre,için nasıl bir yol izleyebiliriz,önce hangisine gitmek daha mantıklı,yazılarınızı okudukça Viyana ve Prag için de yardım rica edebilirim,sevgi ve sağlıkla kalın
Budapeşte-Esztergom-Szentendre birbirine oldukça yakın, direkt olarak otobüsle ulaşım imkanı olan yerler. Benim tavsiyem sabah erkenden çıkıp Esztergom’a gidip gezdikten sonra Szentendre’ye geçmeniz. Zira Esztergom oldukça küçük ve gezmesi çok da uzun sürmeyen bir yer. Szentendre bir parça daha sosyal/zaman geçirilesi gibi gelmişti. Esztergom Kalesi ziyareti sonrası Tuna’nın karşısına Slovakya’ya geçip geri dönmeyi de aman diyeyim ihmal etmeyin 🙂
budapeşte gezim içinde size teşekkür ederim turdan bağımsız gezmeyi seviyorum estergon için oldukça açıklayıcı yazınız sayesinde sanki istanbuldaymışım gibi durağı buldum otobüsü buldum biletimi aldım ve ben ingilizce bilmiyorum zaten macarların çoğuda bilmiyormuş gittim gezdim döndüm sizler gibi açıklayıcı yazılar olduğu sürece dil bilmesekte her yer gezilir diye düşünüyorum bu arada bazilikanın içi ve diğer resimler çok güzel siz çektiniz değilmi bende çektim ama çektiklerimi beğenmiyorum galiba daha öğrenemedim şu makinanın dilinden tekrar teşkkür
Asıl ben teşekkür ederim güzel sözleriniz için. Bir faydası dokunduysa ne mutlu bana! 🙂 .
Fotoğraf konusunu da dert etmeyin, her fırsatta bol bol fotoğraf çekin, bol bol fotoğraf bakın; baktıklarınızı kopyalayın. Çekim tekniğiniz eminim zamanla çok daha iyi noktalara gelecektir. Hevesinizi ne olursa olsun kaybetmeyin.
Murat bey merhabalar,yazılarınız için öncelikle teşekkürler,ben kızımda 12 Nisan’da orta Avrupa turuna katılacağım,turla gidip çevreyi kendi başıma gezmeyi seviyorum,esztergom,szentendre,için nasıl bir yol izleyebiliriz,önce hangisine gitmek daha mantıklı,yazılarınızı okudukça Viyana ve Prag için de yardım rica edebilirim,sevgi ve sağlıkla kalın
Vildan Hanım merhabalar,
Budapeşte-Esztergom-Szentendre birbirine oldukça yakın, direkt olarak otobüsle ulaşım imkanı olan yerler. Benim tavsiyem sabah erkenden çıkıp Esztergom’a gidip gezdikten sonra Szentendre’ye geçmeniz. Zira Esztergom oldukça küçük ve gezmesi çok da uzun sürmeyen bir yer. Szentendre bir parça daha sosyal/zaman geçirilesi gibi gelmişti. Esztergom Kalesi ziyareti sonrası Tuna’nın karşısına Slovakya’ya geçip geri dönmeyi de aman diyeyim ihmal etmeyin 🙂
Szentendre ile ilgili şu yazıma da bir göz atabilirsiniz: http://www.merakligezgin.com/interaktif-sehir-turu-szentendre/
Diğer konularda da elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım elbet.
Şimdiden bol keyifli seyahatler dilerim.
Murat bey selamlar.bu fotograflari cektiginiz makinanin ve lenslerin marka modelini ogrenebilirmiyim acaba
kusura bakmayın gece telefondan bakarken denk gelmişti o yüzden inceleme fırsatım olmadı.sabah farkettim seyehat çantanızın olduğunu.teşekkürler.
Merhabalar,
Kullandığım ekipmanlar belirttiğiniz listede mevcut. Esztergom’un fotoğraflarını da Canon EOS 7D gövde, Sigma 10-20 / Canon 17-40 ikilisi ile çekmiştim.
Resimler harika herşeyden önce. Gezi yazın da çok hoş. Tebrik ediyorum
Yazınızdan çok şey öğrendim umarım yarın çıkacağım tatilimde işime yarayacak.Özellikle QR kodu ilk kez sizden duydum.Çoook teşekkürler